Vedat ÖZDAN /
Rusya, Batının yaptırımlarına daha ne kadar dayanabilecek?
ABD dolarına dayalı ekonomik düzen-BRICS-Ukrayna-Kırım-
Suriye-Yeni Soğuk Savaş vb. meseleleri doğru anlayabilmek için
2014 yılında Valdai Kulüpte yaptığı konuşma sonrasında Putin
hakkında yapılan şu yorumları akıldan çıkarmamak lazım:
Avrupa Gazpromdur, Avrupa yoksa Gazprom da yoktur.
Gazprom, Rusya devletine ait bir enerji şirketidir. Şirketin
brüt kar marjının yüzde 90ı doğal gaz satışlarından
kaynaklanıyor. Gazprom, finansal raporlarında (Ç1) satış
cirosunu Rusya, Avrupa ve Diğerleri adı altında
yayımlıyor. Şirketin satış gelirlerinin yüzde 54.30u Rusyadan,
yüzde 36.20si Avrupadan, kalan yüzde 9.50si diğer ülkelerden.
Satış gelirlerinin yüzde 36.20si olmasına rağmen brüt kar
marjının neredeyse yüzde 100ü Avrupa satışlarından
kaynaklanıyor. Çünkü Gazprom ekonomik yaptırımlardan sonra Rus
halkına doğal gazı zararına satıyor (negatif brüt kar marjı).
AB Rusya
doğal gaz ilişkisi: Karşılıklı bağımlılık
AB doğal gaz ihtiyacının yaklaşık üçte birini Rusyadan tedarik
ediyor. Gazpromdan alınan doğal gazın yarısı Ukraynadan geçen
boru hatlarıyla AB ülkelerine sevk ediliyor. Rusya Ukraynayı
defalarca boru hatlarından doğal gaz çalmakla suçladı ve 2006 ve
2009 yıllarında vanaları kapatarak sevkiyatı kesti. Sevkiyatın
kesilmesi, özellikle Orta ve Doğu Avrupa ülkeleri için büyük
felaket. Çünkü bu ülkeler Doğu Bloku döneminden kalma bir
mirasla Rusyaya yüksek oranlarda (Bulgaristan yüzde 83.3,
Sırbistan yüzde 90, Slovenya yüzde 60.2, Romanya yüzde 24.3)
bağımlı durumda.
Anlayacağınız AB için Gazprom bir tür enerji arz güvenliği
sorunu; Gazprom içinse AB pazarı, bir tür talep güvenliği
sorunudur.
Nasıl ki AB arz güvenliğiyle ilgili alternatif arayışlar
içindeyse (Nabucco, TANAP, Katar Türkiye boru hattı vs.)
Gazprom da talep güvenliği sorununu çözmek için alternatif
arayışları içinde. Bunun için Asya piyasalarını hedef almış
durumda. Sibirya Gücü (Power of Siberia) boru hattı (Altay Boru
Hattı dâhil) Gazpromun ABye olan doğal gaz satış bağımlılığını
azaltmak için gördüğü en büyük fırsattır.
Gazprom, Asya piyasasına daha fazla açılarak ABye olan
bağımlılığını azaltmasına yol açacak projeleri hayata
geçirebilmek için AB doğal gaz piyasasına bağımlı durumda. Yani
bu projelerin finansmanı için Avrupaya doğal gaz satışını
sürdürmek zorunda. AB de (özellikle de Almanya) alternatif
hatlar oluşuncaya kadar Gazproma bağımlı durumda.
Bu noktada daha önce de değindiğimiz bir husus için bir parantez
açalım: Türkiye, Rusya için Gazpromun talep güvenliği meselesi
bakımından çok önemlidir. Hem iyi bir müşteri olarak, hem de
Türk Akımı türü projelerle ilgili hayati coğrafi konumu
itibariyle. Asya piyasasına açılarak talep güvenliği sorununu
çözebilmek için gereken finansmanı sağlayacak gaz sevkiyatını
Ukraynaya bağımlı olmaksızın Avrupaya yapabilmek için Türkiye
Rusya için çok önemli bir partnerdi. Ama Rus savaş uçağının
düşürülmesiyle her şey değişti. Artık Gazpromun Türkiye
üzerinden yeni bir boru hattıyla Avrupaya gaz sevkiyatı
yapabilmesi imkânsız hale geldi. Yani Nabuccoda olduğu gibi
Rusyanın TANAPı yapılamaz hale getirmesi artık mümkün değil.
Savaş uçağına Putinin verdiği şiddetli tepkinin önemli bir
nedeni de Batının Gazpromu bitirme planına Türkiyenin açıkça
taraf olmasıdır. Şunu da ekleyelim: Rusyanın Türkiyeden
beklentisi özür, tazminat ve sorumluların cezalandırılmasıyla
sınırlı değildir. Türk Akım projesine tekrar evet demesidir ki,
bu artık (ABDnin eski müttefiklerini saflarını seçmeye açıkça
davet etme noktasına gelmesi, mülteci meselesinden muzdarip AB
içinde Türkiye aleyhine çok net bir şekilde dönmeye hazır
Putinin IŞİDle bağlantı iddiasına ikna olmuş kızgın bir
kamuoyunun varlığı ve İsrail ile barışma ve doğal gaz işbirliği
anlaşması nedeniyle) neredeyse imkânsızdır.
Gazprom hakkındaki anti tröst soruşturmasının nedeni ne, son
durum nedir?
AB, Gazprom hakkında anti tröst soruşturmasına 4 Eylül 2012
yılında başladı. Rusya bu soruşturmadan rahatsız oldu ve çok
sert tepki gösterdi. 11 Eylül günü Putin bir kararnameyle devlet
onayı olmaksızın Gazpromun yabancı devletlere bilgi vermesini,
varlık satmasını ve sözleşmelerinde değişiklik yapmasını
yasakladı.
Soruşturma henüz sonuçlanmış değil. Nedeni malum: Rusyayı
Suriyede, Ukraynada, orada burada daha fazla tavize zorlamak.
Ancak AB Komisyonu soruşturmayla ilgili ön inceleme raporunu 22
Nisan 2015 tarihinde yayımladı. Buna göre Gazprom, Orta ve Doğu
Avrupa gaz piyasalarında ayrımcılık yaparak ABnin anti tröst
kurallarını ihlal ediyor. Misal, müşterilerinin kendisinden
satın aldığı doğal gazı bir başka ülkelere satmasına engel
oluyor, bazı üye ülkelere adil olmayan fiyat uyguluyor, gaz
arzını, gazla ilgili olmayan haksız taahhütlere bağlayarak
piyasadaki hâkim konumunu kötüye kullanıyor.
AB anti tröst soruşturmasının bir başka nedeni daha var: Gazprom
doğal gaz fiyatlarını petrol fiyatlarına endeksliyor. Petrol
fiyatları düşünce belli bir gecikmeyle doğal gaz fiyatlarını
düşürüyor. Yani fiyatı, doğal gaz piyasası dinamikleri değil,
petrol piyasası dinamikleri belirliyor. Gazprom, fiyatları ABD
doları cinsinden sabitliyor. EUR/USD paritesi aşağıya indikçe
doğal gaz fiyatı Avro kullanan AB ülkeleri için artıyor.
Gazprom, ABye uzun vadeli ve esnek olmayan (yani fiyatı ve alım
miktarı sonradan müzakereye kapalı) sözleşmelerle doğal gaz
satmak istiyor. AB bundan rahatsız. İkinci olarak Gazpromun
uzun vadeli sözleşmeleri ve piyasadaki dominant konumu, Rusyaya
doğal gazı bir tür dış politika aracı olarak kullanma imkânı
veriyor. Yani Rusya, dış politik ihtilaflarda Gazpromu havuç ya
da sopa olarak devreye sokabiliyor. AB bundan da rahatsız.
Sopaya örnek Ukraynadır. Havuca da örnek verelim: Hatırlarsınız
Troyka Yunanistanı çok sıkıştırdığında Rusya Türk Akımı gündeme
getirmiş ve Yunanistana 2019 yılından sonra topraklarından
geçecek boru hatlarının kira bedeline mahsuben 5 milyar dolar ön
ödeme önermişti.
Konumuza dönelim: Üç yıllık soruşturma süresinde Gazpromun
müzakere pozisyonunda çok ciddi zayıflama oldu. Kırım, Rusya
Federasyonuna bağlandı. Gazprom 2019 yılından sonra Avrupaya
Ukrayna üzerinden gaz sevk etmeyeceğini açıkladı. 2014 yılının
ekim ayından bu yana petrol fiyatları düşüyor. Çin büyümesi
yavaşladı. ABnin uzun dönemli ve petrol fiyatlarına
endekslenmiş doğal gaz alım sözleşmelerinden uzak durmaya
başladı. Paris İklim Zirvesi oldu. ABD LNGsi Avrupada
rekabetçi olmaya başladı vs
Soruşturmayla ilgili son durum şöyle: AB Gazpromu,
şikâyetçileri ve rakipleri dâhil soruşturmanın taraflarını 15
Aralık günü dinlemek üzere bir araya getirdi. Nihai karar henüz
verilmedi, ama şurası bence açık: Gazprom, ABden yüklü bir
miktarda para cezası alacak.
Rusyaya yaptırımlarla ilgili AB içinde
farklı sesler, farklı çıkarlar var!
ABDnin Rusya konusunda tavrı çok net. ABD için Doları hedef
alan herkes düşmandır. AB içindeyse farklı sesler var.
AB ve Rusya arasındaki ilişkiler son on yılda kötüleşti.
Yuşçenko'yla birlikte iktidara gelen Batı yanlısı gruplar AB'ye
üyelik vizyonunu öne çıkardı; Ukrayna'nın NATO üyeliği gündeme
geldi. 2014 yazında yapılan referandumla Kırımın Ukraynadan
ayrılarak Rusya Federasyonuna katılmasıyla başlayan ekonomik
yaptırımlar Rusya ekonomisini zora soktu. İkili ilişkiler zora
girdi. Yaptırımlar nedeniyle iki tarafın da ekonomisi zarar
gördü.
Ancak Rusyanın Suriyede IŞİDe karşı mücadelede ön saflara
geçmesi ve Paris saldırısı, bazı ülkelerin Rusyayla ilgili
kanaatlerini değiştirdi. Teröre karşı, içinde Rusyanın da
olduğu büyük bir koalisyonun daha etkin olacağı konusunda görüş
birliği oluştu. Putin, bu hamlesiyle yaptırımların
kaldırılmasını, en azından hafifletilmesini umdu, ama olmadı.
8 Aralık günü IMFnin yaptığı bir politika değişikliğiyle
Ukraynanın Rusyaya borcunu ödemese de yardım almaya devam
etmesine imkân tanıması; anlıyoruz ki IMFin bu kararı ABnin
yaptırımları uzatacağının öncü göstergesiymiş.
Gazprom, ABye önümüzdeki 4 yıl içinde (2019 yılında) Kuzey Akım
2 projesinden gaz sevkiyatı planlıyor. Kuzey Akım 2 Projesi,
2012 yılında faaliyete geçen ve ikizi olan Kuzey Akım Projesiyle
aynı rotadan geçecek. Almanya bu projeyi desteklerken, Baltık
ülkeleri (Litvanya, Letonya, Estonya) Slovakya ve Polonya bu
projeye karşı. AB içinde bu projeyle Gazpromun tekel gücünün
artacağı endişesi var.
AB içinde bazı ülkeler Rusyayı Ukrayna konusunda dizginlemenin
tek yolunun yaptırımlar olduğu görüşündeyken, bazı ülkeler bunun
bir çıkmaz sokak olduğu görüşünde. Bazı AB yetkilileri bu
projenin lüzumsuz olduğunu söylüyor. Bu anlamda Rusya konusunda
bir uzlaşı yok. Çünkü yanlış politikaların Avrupalılar için de
çok somut olumsuz sonuçları var. O nedenle herkes kendi
çıkarlarına göre davranmak istiyor.
16 Aralık günü doğal gaz fiyatları
1992 yılı düzeyine indi!
Batı 2008 krizinin yaralarını sarmaya başladıktan sonra, ABD
sanki zor günlerde düştüğü durumun intikamını almak istercesine
Yuan Ruble Blokunu zayıflatıcı atakları artırmaya başladı.
AB üzerinden Gazprom hakkında yüklü bir miktarda para cezasıyla
sonuçlanabilecek bir anti tröst soruşturması, ekonomik
yaptırımlar, OPEC üzerinden petrol ve doğal gaz fiyatlarını
düşük tutmak, Sırbistandan sonra AB içinde Rusyanın Truva Atı
olarak görülen Karadağı NATOya davet etmek, 8 Aralık günü
IMFe 20 Aralıkta vadesi dolan 3 milyar dolar borcunu Rusyaya
ödememesine imkân verecek politika değişikliği kararı aldırmak
Adeta Soğuk Savaşa IMFten sonra Fedin de katıldığı hissiyatı
verecek şekilde faiz artırım kararının tam da bu sıcak gündem
haftasına denk gelmesi!
Bir not: Doğal gaz fiyatları son bir ay içinde yüzde 25 düştü.
Geçen çarşamba günü yani 16 Aralıkta (Fedin faiz artırım
kararı günü) çok ilginç bir gelişme daha oldu. NYMEXte
enflasyondan arındırılmış doğal gaz fiyatları 1992 yılının Ocak
ayındaki fiyat düzeyine indi. Hemen bir gün sonra, 17 Aralık
günü Ukrayna, Rusyaya olan 3 milyar dolar borcunu
ödeyemeyeceğini açıklayarak moratoryum ilan etti. Putinin
yıllık basın toplantısı yaptığı 18 Aralık Cuma günü AB Konseyi
Rusyaya olan yaptırımları 6 ay süreyle uzatma kararı aldı. Aynı
gün New Yorkta Suriye toplantısı vardı. Sonra gördük ki BM,
Suriyede ateş kes ve müzakere çağrısı yaptı.
İsterseniz siz de araya Biden ve Obamanın Türkiyeden
Musuldan asker çekme ve Irakta tansiyonu düşürme talep eden
telefonlarını katın.
Ne kadar ilginç tesadüfler değil mi?
Ne olursa Gazprom duvara toslar?
JP Morgan doğal gaz piyasasında düzelmenin ancak 2020 yılında
yaşanabileceği görüşünde. Çinde büyüme düşüşü, piyasadaki
fiyatlama belirsizliği, kömürün halen daha ucuz olması, İklim
Zirvesi kararları ve özellikle Japonya ve Güney Korede nükleer
enerjiden elektrik üretimi artışı gibi nedenlerle önümüzdeki
yıllarda doğal gaz talebinin düşmesi bekleniyor.
Şayet ABD, Suudi Arabistan ve Katar LNGde Avrupa pazarına daha
fazla girip fiyat rekabetini kızıştıracaksa, Rusya, Ukrayna
Kırım Suriye türü ataklar yapmaya devam edecekse, ABnin
Gazproma vereceği para cezası şirketin iş modelini kökten
değiştirecekse, AB içinde doğal gaz fiyatlarını petrol fiyatları
değil de doğal gaz piyasası dinamikleri belirleyecekse, JP
Morganın öngörüleri doğruysa
Gazpromun işi çok zor demektir.
Çünkü AB satışlarına güvenerek Sibirya üzerinden Çine sevkiyat
yapmasına imkân verecek boru hattı yatırım projelerini finanse
edemeyecek demektir.
Evet, özetle oyun planı şudur: Gazprom biterse Putin biter.
Sonra sıra Çine gelir. Çin karışırsa dünyayı dolarsızlaştırma
ittifakı, yani BRICS tamamen biter. Dünya, yeniden ABD dolarına
bağımlı hale gelir ve tek kutuplu olur
Kaynak: http://t24.com.tr/ |