VEDAT ÖZDAN
2014 yılına dair
siyasi ve ekonomik çarpıcı altı gerçek!
Gerçek 1
Sanayi Devrimi'nden sonra küresel sanayi üretiminde lider ülke
İngiltereydi. 1890 yılında liderlik ABDye, 2010 yılında da
Çine geçti.
Bu yılın ekim ayında güncellenen IMF sıralamasına göre satınalma
gücü partesine göre dünyanın en büyük ekonomisi artık ABD değil,
Çin.
Satınalma gücü paritesine göre yapılan sıralamada 17.6 trilyon
dolar GSYH ile Çin, dünyanın en büyük ekonomisi. Küresel
hasılanın yüzde 16.5ini Çin üretiyor.
Paylaşalım: 2011 2013 arasındaki üç yıl içinde Çinin
tükettiği çimento miktarı (6.6 milyar ton) ABDnin 20. yüzyıl
boyunca tükettiği çimento miktarından (4.5 milyar ton) yüzde 46
daha fazla.
17.3 trilyon dolarla küresel hasılanın yüzde 16.3ünü üreten
ABD, dünyanın ikinci büyük ekonomisi.
Dünyanın en büyük üçüncü ekonomisi Hindistandan sonra ilk
10daki ülkeler, sırasıyla Japonya, Almanya, Rusya, Brezilya,
Fransa, Endonezya ve Birleşik Krallık.
Gerçek 2
Son on yılda dünyada orta sınıfın net borcu arttı.
Dünyanın birçok ülkesinde son beş yıldır reel ücretler neredeyse
hiç artmadı.
Batıda yaşlı nüfus çok önemli bir sorun haline geldi.
Bu ay yayımlanan bir OECD raporuna göre dünya ekonomisinin hızlı
büyüyememesinin önemli bir nedeni gelir ve servet dağılımındaki
eşitsizlik.
Ekim ayında yayımlanan ABD Nüfus Bürosu (US Census Bureau)
raporuna göre tipik bir ABD hane halkının 2013 yılı gelir
düzeyi, 1989 yılı gelir düzeyinden daha düşük.
Bu yılın ocak yında Guardianda yayımlanan bir Oxam raporuna
göre, dünyanın en zengin 85 insanının serveti dünya nüfusunun en
fakir yüzde 50'sininkinden fazla.
Yani, çift katlı bir belediye otobüsüne sığabilecek kadar insan,
dünya nüfusunun yarısından daha zengin!
İhtiyacı olan, bu nedenle harcayacak olanda gelir ve servet yok;
ihtiyacı olmayan, bu nedenle marjinal tüketim eğilimi sıfır
olandaysa gelir ve servet fazlası var!
Dünya ekonomisinin yeterince büyümememesi, konvansiyenel
politikalarla genç işsizliğine çözüm bulunamaması, gelir ve
servet dağılımının bozulmaya devam etmesi, orta sınıfın net
borçluluğunun artması türü olumsuz gelişmeler, küresel siyasal
iklimi daha sert ve acımasız hale getirebilir.
Gerçek 3
Dünya ekonomisi büyüdükçe sorunlar azalmıyor.
2008 krizi sonrasında yaşanan gelişmeler "küresel ısınma"
sorununu gündemden indridi ama, 2014 yılının Eylül ayı, tarih
boyunca yaşanmış en sıcak Eylül ayı oldu.
1998 yılı hariç son 134 yıl içerisinde en sıcak on yıl, 2000
2010 yılları arasında yaşandı.
2009 ve 2006 yılıyla beraber 2013 yılı, 1880 yılından bu yana
yaşanan en sıcak 7. yıl oldu.
1880 yılına göre dünyamız halihazırda 0.8 derece daha sıcak.
Dünya, en sıcak yılını 2005 yılında yaşamıştı.
2014, Avrupanın son 500 yıl içinde geçirdiği en sıcak yıl
olacak.
Gerçek 4
Petrol ve doğal gaz gibi hayati derecede önemli zengin doğal
kaynaklara, gelişmiş altyapıya, uluslararası onca şirkete, 420
milyar dolar rezerve, nükleer güce, zengin beşeri sermaye
altyapısına, ABD hegemonyasına karşı pratik ve tarihi
tecrübesine rağmen Rusya, Batı yaptırımları ve finans dünyasının
yeni silahları karşısında çaresiz kaldı.
SSCBnin çökmesinden bu yana Rus halkının geleceğe ümitle
bakmasını sağlayacak, güven veren, sağlıklı bir yönetim biçimi
oluşmadı.
Satın alma gücü paritesine göre dünyanın en büyük 6. ekonomisi
olan Rusyada halkın yaşam standardı düşüyor.
World Affairste yayımlanan The Land of Magical Thinking:
Inside Putins Russia başlıklı yazısında PJ O'Rourke, bu yıl
yayımlanan Peter Pomerantsev adlı bir Rusya uzmanının kaleme
adlığı Nothing Is True and Everything Is Possible: The Surreal
Heart of the New Russia adlı kitapla ilgili değerlendirme
yazısında şunu söylüyor:
SSCBnin yıkılmasından sonraki on yıl içinde Rusyanın nüfusu
altıbuçuk milyon azaldı. Rusyada ölüm oranı korkunç düzeyde.
Dünya Sağlık Örgütü 2012 verilerine göre Rusyada 15 yaşında bir
erkek çocuğun tahmini yaşam süresi, aynı yaştaki bir Haitili
çocuktan 3 yıl daha az. 15 yaşındaki bir kız çocuğunun tahmin
taşam süresiyse, aynı yaştaki bir Kamboçyalı kız çocuğundan 3
yıl daha az. Ruslar en çok kalp hastalıkları, kaza, cinayet ve
intihar nedeniyle ölüyor.
Putins Kleptocracy: Who Owns Russia?" adlı kitabın yazarı
ABDli siyaset bilimci Karen Dawishaye göre Rusyadaki servet
stokunun yüzde 35ini 110 insan kontrol ediyor.
Rusyada servet stoku petrol ve doğal gaza dayanıyor. Dünyanın
en büyük 6. ekonomisi olan Rusyanın 2013 yılı ihracatı
neredeyse Belçikanınki kadardı.
İçinden; Puşkin, Dostoyevski, Tolstoy, Gogol, Çehov, Şolohov,
Gorki, Zoşçenko, Turgenyev, Lermantov, Mayakovski, Yesenin,
Nabakov, Pasternak, Soljenitsin gibi edebiyat dahileri;
Ayvazovski, Rodçenko, Repin, Kandinski gibi ünlü ressamlar;
Çaykovski, Korsakov, Rahmaninov, Rubinşteyn, Stravinsky gibi
önemli besteciler çıkramış Rus halkı, - bu özelliği AKP
iktidarının dikkate almadığı bir realitedir -, açık ki, Putin
Medvedev ikilisinden daha fazlasına layıktır.
Gerçek 5
2008 krizine rağmen Bretton Woods sisteminin özü değişmedi.
Yani, halen ABD doları "kilit para" muamelesi görüyor, emtialar
dolar cinsinden fiyatlanıyor ve fiyatlanmaya devam edecek;
ABDnin dış ticaret açığı artıp dünya ekonomisi büyüme trendine
girince, artan para talebini karşılamak için Fed dolar basacak.
Satınalma gücü paritesine göre dünyanın en büyük ekonomisi Çin
olsa da nominal rakamlarla ABD, halen açık ara dünyanın en büyük
ekonomisi.
Bu haliyle ve mevcut konjonktürde Rusyanın Türkiyenin kalıcı
stratejik müttefiki olması ve Şanghay Beşlisinin ABnin
alternatifi olması mümkün değil.
Gerçek 6
Türkiye'nin imaj değil, içerik sorunu vardır.
Yüzleşilmesi ve dert edinilmesi gereken sorun "zarf" değil,
"mazruf"tur.
IMF tahminine göre 2019 yılında dünyanın en büyük ilk 10
ekonomisi sıralamasında bir değişme olmayacak. AKP iktidarının
hayali 2023 hedeflerine ulaşmak mümkün değil.
Bu nedenle Türkiye, kurumsal kalitesini artırmak, yolsuzluktan
arınmak, yargı bağımsızlığını sağlamak, kuvvetler ayrılığını
tesis etmek, özgürlükçü ve tahammüllü bir demokrasi kültürü
geliştirmek, Kürt sorununu çözmek, dış politikada ülke
çıkarlarına uygun bir rotaya dönmek, hızlanma arefesinde olan
kaliteli beşeri sermaye kaçışını önleyici söylem ve eylemlerle
büyümek ve işsizlik sorununa çare üretmek zorundadır.
Kaynak : http://t24.com.tr/
|