İnşaat testten
başarılı çıktı
İNŞAAT sektörünün 2014 performansını değerlendiren Cushman&Wakefield
Yönetici Ortağı Tuğra Gönden, Bu yıl Türkiye ekonomisi ve
gayrimenkul sektörü bir kırılganlık testinden geçti. Sektör,
yaşanan zor günlere rağmen ayakta dimdik durmayı başardı dedi.
GAYRİMENKUL değerleme şirketi Cushman&Wakefield Yönetici Ortağı
Tuğra Gönden, Türk inşaat sektörünün 2014 yılında zor bir süreç
yaşadığını söyledi. Tüm olumsuz gelişmelere karşın sektörün
ayakta durabildiğini belirten Gönden, 2014 yılı ve 2013ün son
döneminde özellikle Gezi Parkı olayları ve 17 Aralık sırasındaki
bir takım algı bozulmalarıyla şekillenen, ulusal ve uluslararası
yatırımcıların Türkiyenin durumunu sorgulamasına yol açan bir
süreci izledik. Hemen akabinde de öncelikle mart sonunda yerel
seçimler, ağustosda Cumhurbaşkanlığı seçimleri yapıldı. Bütün bu
süreç aslında bir geçiş süreci oldu. Türkiye ekonomisi ve
dolayısıyla inşaat ve gayrimenkul sektörü de bir kırılganlık
testinden geçti. Yaşanan zor günlere rağmen ayakta dimdik
durmayı başardı dedi. Gönden, 2014ün, geliştirilen proje
sayısı, alınan ruhsat sayısı, yapılan satış rakamları,
yurtdışından gelen doğrudan bireysel ve kurumsal gayrimenkul
yatırım sermayesi noktasında 2012 ya da 2013den farklı
olmadığını dile getirdi.
2015 HAREKETLİ GEÇECEK
2015in ilk yarısındaki Türkiyenin genel seçimlerini de
başarıyla atlatması durumunda çok daha başka bir piyasa
beklediklerini belirten Gönden, şunları söyledi: Geçen 10 yılda
çok fazla yasal düzenleme ve yeniden yapılanmayı gerekli kılacak
adımlar atılırken bile Türkiye 6 milyon konut, 7-8 milyon
metrekare kiralanabilir AVM alanını, 3,5-4 milyon metrekare ofis
alanını başarıyla geliştirebildi. Geliştirme pazarı hali hazırda
aktifti, bu aktifliğini arttırarak devam ettirdi. Ama en
önemlisi uluslararası gayrimenkul yatırımcısının ve bireysel
yatırımcının gözde destinasyonlarından birisi haline geldi. Hem
İstanbul hem de İstanbul dışında Türkiyenin diğer bazı
kentlerinde de bu trend giderek büyüyecek. Türkiye istikrarını
ve sükunetini koruduğu sürece gayrimenkul sektöründeki payı daha
fazla olacak.
YARIŞMA MOTİVE EDECEK
Hürriyetin gayrimenkul sektöründeki projeleri ödüllendireceği
Sign Of The City yarışmasının sponsorlarından olan Cushman &
Wakefield yönetici ortağı Toğrul Gönden yarışmanın inşaat
sektörünü motive edeceğine dikkat çekti. Türkiyede gayrimenkul
sektörünün uluslararası standartlara, yatırım, değerleme
kriterlerine uygun şekilde yeniden yapılanma sürecinden
geçtiğini belirten Gönden, Firmaların kurumsallaşması ve daha
şeffaf bir yatırım ortamı oluşurken, daha nitelikli gayrimenkul
projelerinin geliştirilmesi noktasında bu tür motive edici
ödüllerin heyecan verici olduğuna inanıyoruz. Bu ödülün
önümüzdeki yıllarda yeni, nitelikli projelerin sayısını
arttıracağını umuyoruz dedi. Türkiyede de yurtdışındakilere
benzer, hatta onları aşacak ölçüde bir yarışmanın düzenlenmesine
ihtiyaç durulduğunu belirten Tuğra Gönden ise, Sign of the
Citynin sadece Türkiyenin gayrimenkul ödülü olmasının yanında
zaman içinde bölgesel, uluslararası bir nitelik kazanması bizim
için çok daha mutluluk verici olacak. Bu ödül Türkiye
sınırlarını aştıkça uluslararası gayrimenkul sermayesinin
Türkiyeye dönüşü ve yatırımın hızlanması yönünden de teşvik
edici bir unsur olacak dedi. Yarışmada ödüller 6 Kasımda
gerçekleşecek törenle sahiplerini bulacak.
İnşaat bina demek değil
SON günlerde Türk ekonomisinin inşaat değil, sanayi üzerinden
büyümesi gerektiği yönünde yapılan açıklamalar tartışma yarattı.
Sanayi ve inşaat karşılaştırmasını doğru bulmadığını belirten
Gayrimenkul ve Gayrimenkul Yatırım Ortaklıkları Derneği İcra
Kurulu Üyesi Haluk Sur, Netice itibariyle inşaat sektörü yalnız
başına bina ya da altyapı tesislerini yapmakla kalmıyor.
Birbirinden farklı 200den fazla sanayi sektörünü, ana, yan ve
alt sektörü etkiliyor. İnşaat sektörünü durdurmak ya da inşaat
sektörünü değersizleştirerek sanayi sektörünü öne çıkarmak son
derece yanlış bir düşünce. Türkiye hem bir yandan büyük
projeleri ve hedefleri önüne koyacak, hem de tüm bunların
kökünde var olan temel mantığı yani inşaat sektörünü yok
sayacak. Bu doğru bir yaklaşım değil. Sektörler arasındaki
ilişki birbirinden etkilenerek şekilleniyor dedi.
kaynak :http://www.hurriyet.com.tr/
|