KAFFED Basın
Açıklaması
Kafkasya yüzyıllarca savaşın ve şiddetin coğrafyası olmuştur.
Her dönem vatanlarını cesaretle savunan Kafkasya halkları tüm
dünyada savaşçı milletler olarak tanınmaktadır. Ancak en uzun
ve en büyük savaş olan Rus-Kafkas Savaşı'nı 21 Mayıs 1864
tarihinde kaybeden Kafkasya halklarının büyük bölümü Osmanlı
topraklarına sürüldü.
Savaşçı milletlerin alın yazısına yazılmış savaşmak olgusu
onları diasporada da yalnız bırakmadı. Kuzey Kafkasyalılar
Osmanlı İmparatorluğu'nun değişik cephelerinde savaştılar.
Türkiye Kurtuluş Savaşı'nın başından sonuna kadar içinde ve
hatta en önünde oldular. Arap-İsrail savaşlarında yer aldılar.
Bu örnekler çoğaltılabilir
Kuzey Kafkasyalıların adeta genetik kodlarına işlemiş olan
iyi asker olma karakteri, diasporada yaşadıkları her ülkenin
yönetimlerince özellikle kullanılan bir durum olagelmiştir.
Gazeteci Fehim Taştekinin bir yazısında bu durumu şöyle
tanımlamıştır:
Ezcümle katliamlara maruz kalan, siyaseten
başarısızlığa uğratılan, elindeki silahla baş başa kalan,
travmatik süreçleri atlatamayan, kendi özgül ağırlığıyla
toparlanamayan ve ulusal davalarında odak kayması yaşayan
milletlerin sorunlu unsurları ötekilerin savaşlarına kolayca
malzeme olabiliyor
Bugün bölgemizde yaşanan şiddet sarmalı, idealleri uğruna
korkmadan savaşan bazı Kuzey Kafkasyalıları da içine çekmeyi
başarmıştır. Anavatanımız Kafkasyadan veya diasporadan, Suriye
ve Irakta yaşanan iç savaşlarda aktif olarak yer almak üzere
giden veya gönderilen bir-iki bin civarında Kuzey Kafkasyalı
kardeşimizin olduğu artık herkesin malumudur. Gün geçtikçe
şiddetini artıran bu savaşların, her iki tarafında da yer alan
kardeşlerimiz, artık birbirlerini öldürme noktasına gelmiştir.
Benzer şekilde Ukraynada yaşanan iç savaşta Kuzey Kafkasyalı
kardeşlerimizden iki taraf adına savaşanların ve hatta ölenlerin
olduğu bilgileri basında yer almıştır.
Bu bireysel/grupsal örneklerden yola çıkılarak, bazı
çevrelerde, örgütlerimizin yükselttiği haklı taleplerimize karşı
çıkmayı amaçlayan ve Kuzey Kafkasyalıların vahşi ve barbar
savaşçılar olarak tanıtan bir algı politikası yürütülmektedir.
Bu politikayı boşa çıkarmak hepimizin görevidir.
Gerek anavatanımızda gerekse diasporada halklarımız hem nüfus
hem de dil, kültür ve kimlik açılarından yok olma tehlikesi ile
karşı karşıyadır. Günümüzde her Kuzey Kafkasyalı için öncelik,
vatanında yaşamak ve vatanının geliştirmesi için çalışmak
olmalıdır.
Kuzey Kafkasyalılar şiddetin değil barışın ve uzlaşmanın
askeri olmalıdır.
Yetsin artık yüzyıllardır şiddete verdiğimiz kurbanlar
Kurtulalım artık kimilerinin belli zamanlarda bizi içine
ittikleri şiddet sarmalından
Kafkas Dernekleri Federasyonu olarak çağrımızdır;
*Kuzey Kafkasyadan Suriye ve Iraktaki savaşlara katılan
kardeşlerimiz evlerine dönmelidir. Küresel aktörlerin her gün
oyuncu değiştirdiği bu kirli savaşlarda artık Kuzey Kafkasyalı
kardeşlerimiz ölmesin, öldürmesin.
*Bu işleri organize eden kişi, kurum veya devletler, ellerini
halkımızın üzerinden çekmelidir.
*Kuzey Kafkasya veya diasporadan söz konusu sıcak çatışma
bölgelerine gidişler durmalıdır. Kardeşlerimiz içine çekilmeye
çalıştıkları ölüm oyununu artık görmeli ve tavır almalıdır.
Birleşmiş Milletler Toplantısında konuşma yapan Arjantin Devlet
Başkanı Cristina Fernandezin bu konuda açıklamaları en
bilinen gerçekleri ortaya koymaktadır:
Büyük güçler çok kolay
dost ve düşman kavramını değiştiriyor. Teröristler dost oluyor,
dostlar ise terörist
,
Terörizm canavarını yarattılar ve bu
canavar şu an kontrolden çıktı
Bir başka çağrımız ise vatandaşı olduğumuz Türkiye
Cumhuriyeti'nin yöneticileri ile bu topraklarda birlikte
yaşadığımız kardeşlerimizedir.
Geçtiğimiz günlerde yaşanan olaylarda, son bilgilere göre, 49
kişi yaşamını yitirmiştir. Bu olaylar, şiddetin bu topraklarda
en sert biçimiyle yeniden yaşam alanı bulmasının an meselesi
olduğunu göstermiştir. Televizyonlarda gösterilen linç veya
öldürmeye yönelik girişimlerin görüntüleri, komşu ülkelerde
bugün artık iç savaşa dönüşen şiddetin ilk günlerine ne kadar da
benzemektedir. Bu gidişe engel olunmalıdır ve şiddetin dili ile
mücadele edilmelidir.
Herkesi sağduyulu olmaya ve adımlarını uzlaşma yolunda atmaya
davet ediyoruz.
Kafkas Dernekleri Federasyonu
Kaynak : KAFFED |